Kısır döngü

Geçtiğimiz günlerde Anayasa Mahkemesi hiç de şaşırmadığımız bir karar daha verdi ve Demokratik Toplum Partisi’ni (DTP) kapattı. Gerekçesi ise partinin, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğü aleyhine eylemlerin odağı haline gelmesi. Böylece DTP kuruluşundan çok kısa bir süre sonra kapatıldı. DTP’nin ne kadar kısa süreli bir geçmişe sahip olduğu görülse de aslında izlediği siyasi çizginin yirmi yıllık bir geçmişi var.

***

DTP siyasi geleneği 1989 yılında Halkın Emek Partisi’nin (HEP) kurulmasıyla birlikte başlamıştır. Daha sonra bu partiyi aynı siyasi amaçla kurulmuş olan ÖZEP, ÖZDEP, HADEP, DEHAP ve son olarak DTP izlemiştir. Bu partiler kuruluşlarından kısa bir süre sonra ya kapatılmış ya da feshedilmiştir. Ve hepsinin kapatılması gerekçesi aynıdır: partilerin devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğü aleyhine eylemlerin odağı haline gelmesi.

***

PKK terör örgütü 1980’li yıllardan itibaren faal olarak terör çalışmalarına başladı ve yaklaşık dokuz yıllık bir hazırlık aşamasıyla birlikte HEP’i kurarak sözde legal olan siyasi kanadını inşa etti. HEP’ten başlayarak bu çizgiyle günümüze kadar gelen tüm partiler PKK terör örgütüyle doğrudan bağlantılı partilerdir. Geçtiğimiz günlerde kapatılan DTP de PKK terör örgütünün meclisteki siyasi temsilcisiydi. Anayasa mahkemesi bunu uzun kapatma sürecinden sonra onayladı. Uzun kapatma sürecini özellikle vurgulamak istiyorum çünkü DTP öyle bir dönemde kapatıldı ki sanki planlanmış gibi görünüyor.

***

Bu partiye kapatma davası 16 Kasım 2007’de açıldı. Ancak iki yıl süren bir süreçten sonra kapatıldı. Buna bakarak kapatıldığı dönemin asıl gündemi ele alındığında, demokratik açılım karşımıza çıkıyor. Bu açılımla birlikte toplumdaki bölücülük faaliyetleri de çığ gibi büyüyor.  DTP’nin kapatılması,  tamda çığ gibi büyüyen bu bölücülük faaliyetlerine çok lezzetli bir sos oluyor adeta. Sen ki koskoca Anayasa Mahkemesisin; AK Parti’ye sözüm ona “ak ve pak” olduğu için çabucak dava kararını verebiliyorken, neden DTP’nin kapatma davasını iki yıl gibi uzun bir sürece yayıyorsun? Bilmiyor musun acaba terör örgütünün meclise sızmış olan bölücü üyeleri olduğunu?

***

Biliyorlar tabii ki. Ancak ortada dönen oyun büyük. Bu kapatma süreci de oyunun bariz bir göstergesi. Türkiye Cumhuriyeti Devleti halkları bölünmek isteniyor. Devletimizin parçalara ayrılması isteniyor. Topla, tüfekle, tankla bu işin olamayacağını emperyalist düşmanlar biliyor. Bu yüzden devlet içersindeki kardeş halkları birbirine düşürerek amaçlarını gerçekleştirmek istiyorlar. Ne yazık ki bunu devletimiz içerisindeki kurumlarımızın destekleriyle yapıyorlar. İşte acı veren gerçek bu aslında. Buna bakarak tabii ki Anayasa Mahkemesi toplum içerisinde yaşanabilecek bir infilak noktası bekleyerek böyle bir karar alacaktır.

***

Evet, DTP kapatılmalıydı ve kapatıldı da. Ancak verilen kararda zamanlama hatası mevcut. Tabi bununla beraber şu gerçekte söz konusu olabilir. Parti kapatarak terör sorununun çözülmesi imkânsızdır. Hiç kimse şüphe etmesin ki aynı gelenek yeni bir siyasi parti daha açacak. Ve yine kimse şüphe etmesin ki o parti de aynı gerekçe ile kapatılacak. Bu kısır döngü devam ederek devlete verdiği zarar katlanarak büyüyecek. Bu yüzden sorunun temeline inip, devlet içerisindeki düşmanları yok edip, bizi bölerek sömürmeye çalışan asalak emperyalistleri yurdumuzdan atarak kardeşçe yaşama amacımızı devamlı kılalım. Yüce Önderimiz Mustafa Kemal’in bize sunduğu” yurtta barış ve dünyada barış” ilkemizden bir an olsun vazgeçmeyerek çağdaş uygarlık sevdamızı her şeye rağmen hep birlikte sürdürelim.


Arif ANBAR / GÜNDEM
Eskişehir Anadolu Gazetesi