13 Aralık 2011 Salı

Sevgi üzerine

Sevgi, sadece beş harften oluşan, kel kör bir kelime…
Hepsi bu.
Yedi milyar insan anlatsa sevgiyi,
Her bir insan yedi milyar sayfayla,
Yine de üstesinden gelemez kel kör o kelimenin…
Siniri bozulur.
Bırakır kalemi sevgisizce.
“Boş ver” kelimeleri dökülür o an zihninden.
“Boş ver”in tanımını yapmaya koyulur, bilinçsizce…

***

Düşünmeyi unutmuş olan,
Sen, ben, biz…
Bir düşünün, düşünelim.
Hiç değilse bu yazıyı okuduğumuz(nuz) an -anda-
Düşünün, düşünelim.
Bir günde kaç kez “boş ver” sözcüğü zihninizde, dudaklarınızda dolanıyor?
Buna karşın kaç kez sevgi sözcüğü yankılanıyor içinizde?

***

Hadi bırakın bunları da, günde kaç kez ana avrat sövüyorsunuz garibana?
Kaç kez lanet okuyorsunuz?
Lanetledikten sonra yine “boş ver”e sığınıyorsunuz.
Değil mi?

***

Lanet okuyorsunuz vatanınıza.
İnandığınız değerlerinize.
Bazen sevgilinize.
Ailenize.
Dostlarınıza.
Sevgiye lanet okuyorsunuz aslında.
Bunlarla…

***

Sonra “boş ver” gitsin diyorsunuz.
Neden kafamı bozayım?
Dünya üç gün, dördüncü gün yok.
Kimi kim becerirse becersin.
Beni becermedikten sonra…

***

Büyük bir lider olabilirsiniz.
Nam salmış bir asker.
Bir dahi.
Fikir adamı…
.
***

Sevgi mühendisi olamazsınız ancak.
Dibine kadar özden fedakarlık gerektirir sevgi.
Vatana, değerlere, sevgiliye, aileye…
İnsanlığa…
İbadeti gerektirir sevgi.

***

Hani diyorlar ya…
Bu dünya neden acımasız?
Neden ölümle -kanla- besleniyor?

***

İnsanlar,
Aslında her biri insanlık kisvesine sarılı,
İnsancıklar…
“Benlik”ten yoksun,
Ancak “bencil” olabilecek kadar yetenekli insanlar.
Bana dokunmayan yılan bin yaşasıncılar.
“Boş ver”i en büyük değeri olarak gören,
Dıştan insan,
İçten pazarlıkçı olanlar.

***

Alın size hayıflandığınız dünya düzeninin gerekçesi.
Sevgi yoksunu, “boş ver” çoksunu sizsiniz aslında.
Savaşanda sizsiniz.
Soyanda.
Katil olanda.
Tecavüz edende.
Çünkü siz savaşana, soyguncuya, katile, tecavüzcüye,
“Boş ver” diyorsunuz?
Değil mi?
Yoksa mücadele ediyorsunuz da(!),
Göremiyor muyuz!?



Sevin yaaa…
Korkmayın, sadece sevin.
Bir Yasemin’i korur gibi koruyun sevgiyi.
Saflık, duruluk ve masumiyeti…
Ve o sevgiyle sevişen Yasemin kokusu, size öyle bir meltemle esip gelecek ki.
Saflık, duruluk, masumiyet getirecek.
İnsanlık getirecek.
İnsanlık…

Arif ANBAR
Sakarya Gazetesi / MIH

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Günün fotoğrafı

Günün fotoğrafı
Yılkının özgürlüğü, Mahmudiye / Arif ANBAR