12 Ekim 2011 Çarşamba

Akdeniz’de bir şey yüzüyor!..

Akdeniz’de bir şey yüzüyor.
Böyle irili ufaklı, yaşlı başlı bir şey.
Kayık mı desem, tekne mi…
Gemiymiş!
1978’de Almanlar yapmış.
Otuz üç yaşında yani.
İhtiyarlıktan sağlık problemleri yaşıyor haliyle.
İşlevi biten organlarının yerine bir an önce yenilerinin konması gerekiyor.
Jeneratör mesela. Bir kaçta önemli makine işte…
Ödenek çıkmıyor, ihtiyarın organları gümrükte yatıyor.
Olmadı mı olmuyor.

***

İsmini denizlerin efendisi Piri Reis’ten alıyor.
Bu gemi olsa olsa ‘denizlerin kedisi’ olur!
Öyle ki çıkacakmış Akdeniz’e, İsrail ve Rumlara kafa tutacakmış.
Petrol var mı yok mu araştıracakmış.
 
***

Otuz üç yaşında ihtiyar, günümüz çağında işlevini yitirmiş, parçaları eskimiş, gacır gucur giden, parçaları için ödenek bulunamayan bir gemi; son teknolojiyle donanmış İsrail ve Rumlara nasıl kafa tutacak?
En fazla bir selam verip gelir.

***

Hadi bunu geçtim.
Akdeniz’deki petrol 2000 metre derinlikte. Belki daha fazla. Gel gelelim ‘Bizim Kedi’, 1200 metreye kadar sondaj yapabiliyor.
Bulabileceği en fazla tuzlu su.
Onu da damıtır damıtır içeriz artık!

***

Bunu da geçtim.
Bir mucize olacak, ‘Bizim Kedi’ petrolü bulacak.
Peki, nasıl çıkaracağız?
Platformumuz var mı?
Yok.
Kimde var peki?
ABD’de.
Peki, ABD bize bu platformu verir sanıyor musunuz?
Bırak satmayı, kiralık bile vermez.
ABD salak mı?..

***

Sözde koskoca Türkiye’nin, ‘işe yaramaz bir Kedi’den başka sismik araştırma gemisi yok.
Geçin petrolü de Türkiye büyük bir deprem bölgesi.
Haliyle denizde her an sismik araştırma şart.
Her şeyden önce insan hayatı söz konusu.
Tabi beş para etmedikten sonra…


Arif ANBAR
Sakarya Gazetesi / MIH
http://www.sakaryagazetesi.com.tr/yazar_haber.asp?yazar=22#yazar

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Günün fotoğrafı

Günün fotoğrafı
Yılkının özgürlüğü, Mahmudiye / Arif ANBAR